AKP hükümetinin Kürt illerinde yürüttüğü savaşın boyutları giderek büyüyor. Kürt halkına yönelik şiddet her geçen gün artıyor. Okullar boşaltılıyor, öğretmenler göçe zorlanıyor. Çocukların öğrenim göreceği okullar, Kürt halkına dehşet saçan özel timlerin karargâhına dönüştürülüyor.
Son 1,5 ay içinde, aralarında çocukların, kadınların ve yaşlıların da bulunduğu 350’nin üzerinde sivil hayatını kaybetti. Başbakan’ın “o ilçeleri gerekirse ev ev, sokak sokak temizleyeceğiz” dediği Silvan, Cizre, Nusaybin, Sur gibi HDP’nin yüksek oy aldığı ilçelerde sokağa çıkma yasakları yeni ölüm haberleri getiriyor. 6 aydan beri sürdürülen devlet terörü bölgeyi iç savaşın eşiğine getirmiş durumda.
Barış Bloku, 18 Aralıkta Kürt halkına karşı yürütülen savaşın son bulması ve barış ortamının yaratılması için bir basın açıklaması düzenleyerek TBMM’yi göreve çağırdı. İstanbul Beyoğlu’nda bulunan Cezayir Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen basın açıklamasında, Barış Bloku Eşsözcüleri Gençay Gürsoy ve Nuray Sancar birer konuşma yaptı.
Nuray Sancar konuşmasında, Kürt illerinden gelen ölüm haberlerinin katlanılamaz boyutlara ulaştığını, evlerin kapıları kırılarak Başbakan’ın söylemiyle Kürt halkına yönelik bir “temizlik” operasyonu düzenlendiğini belirtti. Kürt sorununun çözümünün AKP’nin inisiyatifine bırakılamayacağını ifade ederek Meclis’teki diğer partilere, demokratik kitle örgütlerine ve barıştan yana tüm toplumsal güçlere görev düştüğünü vurguladı.
Sancar’ın konuşmasının ardından Tahir Elçi’yi ve katledilen tüm emekçileri anarak sözlerine başlayan Gençay Gürsoy, basın açıklamasını okudu.
Gürsoy, 7 Haziran seçiminin ardından AKP-Saray iktidarının MHP yönetiminin gönüllü desteği ile birlikte başlattığı kaos ve savaş ortamının giderek şiddetlendiğini vurguladı. Yıllardır süren ve gittikçe budaklanan Kürt sorununun devlet tarafından terör ve hendek sorununa indirgendiğini ve Kürt illerinde sivil halkı da hedef alan tam bir kuşatma, abluka ve imha operasyonunun sürdürüldüğünü söyledi.
Gençay Gürsoy, devletin bölgede yürüttüğü savaşın Kürt halkı içinde bir taraftan derin bir duygusal kopuşa, bir taraftan kitlesel direnişler, sivil itaatsizlik eylemleriyle bir isyan hareketine zemin hazırlamakta olduğunu belirtti.
Gürsoy basın açıklamasını “AKP-Saray iktidarının bütün engellemelerine karşın, müzakere masası parlamentoda kurulmalı, CHP ve HDP milletvekilleri önyargılardan sıyrılıp önce kendi aralarında asgari mutabakatı sağlayarak, barış ve demokrasiden yana sivil halk güçlerine cesaret vermeli ve iktidarı TBMM zemininde hızla müzakereleri başlatmak üzere baskı altına almalıdır” diyerek noktaladı.
link: Marksist Tutum, Barış Bloku: Meclis Göreve!, 20 Aralık 2015, https://fa.marksist.net/node/4742
Örgütsüz İşçilerin Bağımsız Düşünceleri Olur mu?
Ve Direnmek Kalırdı Kürde…