-1- Onlar, Toprakların, suların ve cevherlerin, Okyanuslar aşan gemilerin, Ve kan revan tersanelerin, Fabrikaların, işliklerin Ve toplu mezar madenlerinin sahipleri. Onlar, Çizdikleri sınırların Ve içine hapsettikleri ülkelerin; Mülkün ve mülkiyenin Kutsadıkları düzenin egemenleri. Onlar, İktidar müptelaları Işıltılı dünyaların müdavimleri Holdinglerin CEO’ları Hükümetlerin bakanları, Modern çağın firavunları. Onlar, Cesetlerimize üşüşen çakallar, Göğü delen saraylara kurulmuşlar. Yerküreye tepeden bakar, İlahi takdir buyururlar. Onlar, Kara elmas için bizleri Ölüm çukurlarına sokarlar 30 canımızı bizden alır 32 dişleriyle sırıtırlar Onlar, Yalan söylerken sıkılmazlar! Utanmazlar! “Önlemler alınmıştır” lakin “Ölüm madencinin kaderidir” buyururlar. Pişkindirler! Yüzsüzdürler! Namussuzdurlar! Cesetlerimizin ardından “vah vah” duası okurlar! Sermayeleri, kârları, rantları Kahrolası iktidarları… İnsaftan gayrı Her şey onların; Taaa ki biz, “Kusturdukları kan Burnumuzdan damlayan ter Sofralarına meze olmasın, Artık yeter!” Deyinceye kadar… -2- Kardeşler! Hayatta kalan kardeşlerimiz! 540 metre derinde Karanlık dehlizlerde Kömürleşen bedenlerimiz Artık yalnız değil! Ayrı ayrı yaşadık ama Hep beraber öldürüldük! Yaşarken de kaderimiz ortaktı aslında Ama biz, ölünce anladık bunu. 30 kişi değiliz burada, Tam sayımızı bilemiyoruz; yüz binlerceyiz. Bursa madenlerinden 19 arkadaş Ve daha tanımadığımız binlerce madenci Ölüm kapısında sessizce karşıladılar bizi. 18 Mayısta Rusya madenlerinden gelen 13 arkadaşı da, hep beraber karşıladık. Binlerce Çinli var burada, Ne fark eder ki, hepimiz işçiyiz. Ölülerin milliyeti yokmuş yerin altında! Kardeşler, Biz çok şey öğrendik öldükten bu yana. Onları ve çarkı tanıdık. Bize hayat hakkı tanımayan çarkı… Meğer bizmişiz o çarkı döndüren! Sessizce düşünüp sessizce anlaşıyoruz Ve daha çok şeyleri anlıyoruz… Yerin altında birleşen yüz binlerce can Bilseydik bunları, Yani birleşseydik şayet, ölmeden evvel, Şimdi burada olur muyduk? Çarkı durdururduk, Kırardık, Alt ederdik firavunların düzenini! Bizim hayıflanmamızın Sizin gözyaşlarınızın Faydası yok artık. Şimdi çıkmaz sesimiz Lakin sessizce Çıt çıkarmadan anlaşıyoruz birbirimizle… Ey sözümüzü yüreklerinde duyanlar! Anlatın bizim neden öldüğümüzü herkese, Anlatın firavunların çarkını, “Ölünce birleşen madenciler, Patlamaların alevleriyle değil Yaşarken birleşemediklerine yanıyorlar” deyin. Ölmeden birleştirin madencileri Ve tüm işçi kardeşlerimizi, Deyin ki onlara, “Birleşmezsek şayet, firavunların saltanatı sürecek” “Kara elmas köleleri can vermeye devam edecek” Bizim elimizden bir şey gelmez artık İbret olmaktan gayrı.
20 Mayıs 2010
link: İstanbul’dan bir MT okuru, 30 Maden İşçisinin Sözü, 20 Mayıs 2010, https://fa.marksist.net/node/2433
... previous article
Muğla’daki Faşist Saldırıda Ağır Yaralanan Şerzan Kurt Yaşamını Yitirdi
Muğla’daki Faşist Saldırıda Ağır Yaralanan Şerzan Kurt Yaşamını Yitirdi
next article ...
Mersin Üniversitesinde Faşist Saldırılar Protesto Edildi
Mersin Üniversitesinde Faşist Saldırılar Protesto Edildi